Obeziteyi, artık tüm dünyayı ilgilendiren pandemik bir hastalık olarak kabul ediyoruz. Birçok yandaş hastalıkla birlikte olan obezite, kişilerin fiziksel ve ruhsal durumlarını olumsuz olarak etkilemektedir. Erkek cinsel yaşamındaki bozuklukların bir kısmı obeziteyle ilişkilidir. Bu durumu, obeziteyle ilişkili şeker hastalığı, hipertansiyon vb hastalıklarla da ilişkilendirebiliriz.
Obezite cerrahisi, günümüzde morbid obezitenin en etkili tedavi yöntemidir. Kilo verme, obeziteyle ilişkili hastalıkların gerilemesine yardımcı olur, bunlardan biri obeziteyle ilişkili cinsel fonksiyon bozukluğudur.
Hastalara ne gibi sorular soruyoruz?
Ameliyat öncesinde ve sonrasında bazı değerlendirmeler yaparız. Hastanın cinsel yaşamı üzerine bazı sorular sorarız, önce ve sonrasında karşılaştırmalar yaparız. Sorular genelde şunlardır; ereksiyon durumu, ilişki memnuniyeti, orgazm durumu, cinsel istek ve genel memnuniyet durumu. Hastaların testesteron ölçümünü de yaparak hormonal bir sorun olup olmadığını da kontrol ederiz.
Bilimsel çalışmalar bu konuda neler söylüyor?
Obezite cerrahisi sonrasındaki cinsel yaşamla öncesindeki arasında anlamlı olarak fark vardır. Yukarıda sorduğumuzu ifade ettiğimiz her bir soru açısından memnuniyet üst düzeydedir. Ve bu iyilik hali ameliyat sonrasındaki 1 yıl içinde maksimuma ulaşmaktadır. Ayrıca testesteron seviyelerinde bazı hastalarda artış olmuştur.
Bu değişimlerin etki mekanizması nedir?
Obezite cerrahisi sonrası kilo vermekle insülin direncinde azalma olur. Doğal olarak insülin duyarlılığı artar. Sonrasında hipotalamus, hipofiz ve testisler arasındaki yolak aktif hale geçer.
Ameliyat sonrasında erkelerde cinsel aktivitenin artışında ameliyat türünün önemi var mıdır?
Obezite cerrahisi yönteminin hangisi olduğu önemli olmamakla birlikte kilo vermeyle yakından ilişkisi vardır. Ameliyat sonrasında testesteron artışı ise hastanın yaş düzeyiyle ilişkilidir.
Daha fazla bilgi için:
www.huseyinsinan.com adresinden bizimle irtibata geçebilirsiniz.